Edirne’de 19 Mart sonrasındaki eylemlere katıldığı için 25 Mart’ta tutuklanan üç üniversiteli ve aynı davadan tutuksuz yargılanan 17 üniversitelinin ilk duruşması Edirne 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Savunmaların ardından mahkeme heyeti tutuklu üniversitelilerin tahliyesine, adli kontrol altındaki üniversitelilerin de haklarındaki adli kontrol kararının kaldırılmasına karar verdi
Edirne’de 19 Mart sonrasındaki eylemlere katıldığı için 25 Mart’ta tutuklanan üç üniversiteli ve aynı davadan tutuksuz yargılanan 17 üniversitelinin ilk duruşması Edirne 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Savunmaların ardından savcı tutuklu üniversitelilerin tahliyesini, adli kontrol altındaki üniversitelilerin de haklarındaki adli kontrol kararının kaldırılmasını talep etti. Mahkeme de savcının talebi doğrultusunda karar verdi. Tahliye talebi duruşmayı takip edenlerce alkışlarla karşılandı.
Edirne Adliyesi önünde tutuklu bulunanların tahliyesi ve adli kontrol kararlarının kaldırılması “Hak, hukuk, adalet” sloganlarıyla karşılandıhttps://t.co/RaNyQWPxfJ pic.twitter.com/WTv5kJjUrz
— sendika.org (@sendika_org) May 28, 2025
Duruşma sonrasında Edirne Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada tutuklamaların ardından dahi mücadeleden geri durmadıklarını hatırlatan üniversiteliler, sıra arkadaşları için gösterilen dayanışmanın isyanın sürdüğünün de göstergesi olduğunu söyledi. Üniversitelilerin yaptığı açıklamanın tamamı şöyle:
18 Mart Salı günü İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması hukuksuzca iptal edildi. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün aldığı bu karar, AKP iktidarının üniversitelere yönelik saldırılarının apaçık göstergesidir. 19 Mart’tan itibaren başlayan süreç halkın iradesini yok sayanlara, üniversitelileri yoksulluğa, geleceksizliğe, güvencesizliğe sürükleyenlere karşıdır! Biz üniversiteliler olarak 19 Mart’tan itibaren Edirne’den İstanbul’a, Ankara’ya, İzmir’e kadar memleketin dört bir yanında tüm sokakları doldurduk, sesimizi yüselttik! Üniversiteliler olarak kampüsleri doldurduk, sokaklara taştık!
KAMPÜSLERDEN SOKAĞA ÜNİVERSİTELER AYAKTA!Mücadelemiz esnasında AKP iktidarının saldırılarına uğradık. Bu saldırılar bugün bizim haklılığımız karşısında iktidarı sallanan Erdoğan’ın kendini kurtarabilmek adına son çırpınışlarıdır biz bunu biliyoruz! Üniversitelerden liselere mücadelemizi büyüttük. Çünkü yine biliyoruz ki beraberken örgütlüyken aşamayacağımız zorluk, haksızlık ve hukuksuzluk yoktur! YAŞASIN ÖĞRENCİ DAYANIŞMASI
Bugün 64 gündür tutuklu olan Özgür, Azra ve Zeynep için, 25 Mart’tan bugüne haksızca ev hapsi alan arkadaşlarımız için buradaydık. Arkadaşlarımız irade gaspına sessiz kalmadıkları için bugüne kadar tutsak edildiler. Tutuklu kaldıkları esnada dahi hukuksuzluklar devam etti. Adli koğuşta kıyafetlerine, mektuplarına ulaşma haklari engellendi. Eğitim hakları gasp edildi.
Biz memleketin dört bir yanında hukuksuzca tutuklanan, ev hapsi alan tüm arkadaşlarımızı alacağız dedik ve alıyoruz! İktidarın tüm saldırılarına karşı sokakta verdiğimiz mücadeleyi, arkadaşlarımızla dayanışmak adına yine sokaklara taşırdık. Ve bugün de tutuklanan arkadaşlarımız Zeynep, Azra ve Özgür’ü aldık! Ev hapsi alan tüm arkadaşlarımızın tümünü de aldık!
Bugün burada arkadaşlarımız için gösterdiğimiz dayanışma, 19 Mart’tan bu yana süren gençlik isyanının devamlılığının göstergesidir. İlk gün de bugün de yarın da kampüslerde de sokaklarda da özgürlük ve demokrasi talebimizi haykırmaya devam edeceğiz! Çünkü üniversiteleri özgürleştirmek memleketi özgürleştirmektir biliyoruz!
Üniversiteliler mahkeme kararının ardından hapishaneden serbest bırakıldı. Adliye önündeki buluşmada sıra arkadaşları, aileleri ve kent muhalefeti tarafından çiçeklerle karşılandı.
Mahkeme salonunun önünü dolduranlar duruşmanın daha büyük bir salonda görülmesini talep etse de hakim salonun değiştirilemeyeceğini ifade etti.
Tutuklu üniversitelilerden Özgür, savunmasında “Barışçıl eylem hakkımı kullandım. Polis dağılın anonsu yapmadı. Polis çıkamazsınız hepiniz gözaltına alınacaksınız dedi” ifadelerini kullandı. Tutuklu öğrencilerden Azra Demiraslan ise şunları söyledi:
Bir üniversite öğrencisi olarak toplumsal olarak birçok kişinin tepki gösterdiği bu olaya ben de tepki göstermek istedim. Çok zor koşullarda diplomamızı elimize alıyoruz. Hukuksuz bir şekilde hiçbir üniversitelinin diplomasının iptal edilmesini istemiyoruz.
Polisin saldırısıyla kargaşa oluştu. Anons yoktu. Toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmak için bildirim yapma yükümlülüğü yoktur. Polis bize barikat kurdu ve kaldırımdan yürüyün dedi. Biz de kaldırımdan yürüdük. Fakat Olin Kavşağı’nda birden bire ablukaya alındık. Orantısız güç ile gözaltına alındık. Beraatımı talep ediyorum.
Tutuklu üniversitelilerden Zeynep ise savunmasında şunları söyledi:
Memleket genelinde üniversiteliler sokağa çıktı. Trakya Üniversitesi’nde de böyle bir eylem olduğunu gördüm. Yapılan protesto barışçıl şekilde ilerledi. Üniversite içinde özel güvenlik, dışında ise polis orantısız şiddet uyguladı. İhtarı duymadık.
Tutuksuz yargılanan üniversiteliler de Anayasal haklarını kullandıklarını ve eyleme katılmanın bir suç olmadığını ifade etti.
Sendika.Org